Osmanlı döneminde yapılan birçok yapı günümüzde milyonlarca turist tarafından ziyaret edilirken, özellikle padişahların doğrudan talimatı ile yapılan yapılar ‘şaheser’ kategorisine alınarak, kültür mirasları arasında sergileniyor.
Buna karşın, benzer örneklerinden oldukça farklılaşan ve unutulmaya yüz tutmuş bir yapı haline gelen Azatlı Baruthanesi, doğma büyüme İstanbullu olan milyonlarca kişi tarafından dahi bilinmiyor.
PADİŞAH 3. SELİM TARAFINDAN YAPTIRILMIŞTI
Osmanlı Padişahı III. Selim tarafından temelleri atılan ve modern ordu yapılaşmasının hayata geçirilen ilk projesi olarak tarihi bir önemi bulunan Azatlı Baruthanesi, 1794 yılında temeli atılarak 2 yıllık inşaat süresinin ardından kullanıma başlandı.
Osmanlı İmparatorluğu’nun şeyhülislamlarından. Şeyhülislâm Ebuishakzade Mehmed Esad Efendi’nin oğlu ve Şeyhülislâm Ebu İshak İsmail Efendi’nin torunu olan Mehmet Şerif Efendi tarafından yapılan bu yapı, 1794-1796 yılları arasında inşa ettirilmiş.
Bu kadar tarihi öneme sahip bir yapıdan haberdar olmayan milyonlar, Azatlı Baruthanesi’ni öğrenir öğrenmez bölgeye nasıl gidileceğini merak etmeye başlıyor.
AZATLI BARUTHANESİ NEREDE?
Küçükçekmece gölünün güneyinde bulunan tarihi yapı, demir bloklarla örülü bir mimariye sahip. Osmanlı döneminde barut üretimi için uzun yıllar kullanılan baruthane, bugün çevresinde hangar tarzı yapı kalıntılarıyla varlığını sürdürmeye devam ediyor.
İnşa edildiği tarih itibarıyla Küçükçekmece bölgesi sınırları düşünülerek hayata geçirilen proje, günümüzde Başakşehir ilçesinde yer alıyor.
Osmanlı ordusunun İstanbul, Selanik ve Gelibolu’da bulunan baruthanelerinden verim alınmaması üzerine yeni ve modern bir baruthane yapılmasına karar verilerek inşasına başlanan baruthanenin, günümüzde yalnızca kalıntıları ayakta duruyor.
Barut üretiminde hem kaliteyi yakalamak hem de modern ordunun gerekliliklerini yerine getirmeye uygun harp silahlarını kullanabilmek için bir dönemler hayati öneme sahip olan Osmanlı mirası bu yapı, şu anda adeta hayalet şehri andırıyor.
DÖNEMİN EN ÖNEMLİ PROJELERİ ARASINDAYDI
Padişah III. Selim, hayvan gücüyle çalışan baruthanelerin yerine su çarkıyla çalışan ve sürekli üretimin su gücüyle ara vermeden yapılması gerektiğini düşünerek bu yönde çalışma yapılması istemiş, önceleri saat ustası olan ve mekanik bilgisi yüksek olan Arakel Dadyan, baruthane için çalışmalarına başlamıştı.